"Sokak sokak Mudanya'nın ultrasonunu çektik"
Mudanya CHP İlçe Başkanı Furkan Kurtuluş Atalay anlatıyor (2)
- Okunma sayısı : 643
- 30.May.2024
- Okuma Süresi 5 Dk.
- Twitter'da Paylaş
II. BÖLÜM
HABERMUDANYA - Mudanya CHP İlçe Başkanı Furkan Kurtuluş Atalay, röportajın ilk bölümünde 31 Mart Mahalli seçimleri öncesinde Mudanya'daki aday belirleme süreçlerini anlatmıştı. İkinci bölümde ise sahaya inen CHP Mudanya örgütünün propaganda çalışmaları hakkında birbirinden ilginç anekdotlar yer alıyor.
-Mudanya belediye başkan adayı netleşti, her şey netleşti ve çalışmalara başladınız…
-Evet tam gaz yola koyulduk. Ama bu zor bir dönemin bittiği anlamına gelmiyordu.
SEÇİME 40 GÜN KALMIŞTI, SİSTEMLİ ÇALIŞMALIYDIK
-Aday netleştikten sonra seçimlere az bir zaman kalmıştı. Bu süre içinde nasıl hazırlandınız?
-Aday netleştikten sonra ilçe binasında buluştuk. Hemen bir organizasyon şeması yaptık. Yine sistemli bir şekilde gitmemiz gerekiyordu. Çünkü 40 gün kalmıştı. Hemen o sistemi gece ikiye kadar oluşturduk. Hızlı bir şekilde aksiyon vermemiz gerekiyordu. Mudanya halkı da acele etmemizi istiyor, "Hadi başkan sahaya inin" diyordu. Ancak sokaklara sistemsiz bir şekilde 10 kişi ile inerseniz "Koskocaman CHP sahaya bak kaç kişiyle indi" diyebilirlerdi.
Başarımızın altında yatan üçüncü unsur birlik olmamızdı. Bu nedenle birliği sağlamamız da gerekiyordu. Partide hiç kimsenin birbiriyle küs kalmaması gerekiyordu. Birlikten de kuvvet doğar, kuvvet de başarıyı getirirdi.
-Bir önceki seçimlerde en yakın parti ile aranızda yaklaşık yüzde 10’luk bir oy farkı var. Kapatılması kolay bir oran değil. Buna rağmen endişeleriniz var mıydı?
-Endişe duyduk bunu itiraf etmeliyim. Çünkü bu sefer çünkü ittifakımız yoktu. Yine İYİ Parti’nin adayı eski belediye başkanımız Erol Demirhisar'dı. Ayrıca küskünler de vardı. Bütün bunlar sandığa nasıl yansır diye kaygılanmadık değil.
Geçen on yıla panoramik olarak bakıldığında biz hep yerimizde kalmıştık. Ama bu seçimde atak yaparak oy oranımızı 5 bin arttırdık.
-Bunu ne sağladı?
-Herkes sahadaydı. Kimse küsüp evinde oturmadı. Çünkü dedik ki “Bakın AK Parti adayı çok güçlü çalışıyor. İYİ Parti’nin güçlü bir adayı var. Hepimiz tüm gücümüzle sahada olmalıyız. Eski ilçe başkanlarına, başkan aday adaylarına hepsine tek tek ulaştık. Deniz Başkan ile birlikte hepsiyle bire bir görüştük. Eski kadın kolları başkanlarımızla, gençlik kolları başkanlarımızla hepsiyle konuştuk. Onlara “Bir kaygımız yok ama bu sefer öyle bir oy oranıyla kazanalım ki Mudanya bir daha AK Parti ile anılmasın” dedik.
RAKİBİMİZ FOTOĞRAF ASMADIK BOŞ İNŞAAT BIRAKMAMIŞTI
-Artık sokağa çıkıp çalışmaya başladınız. Karşınızdaki en güçlü rakip AK Parti adayı Gökhan Dinçer de etkili bir propaganda çalışması yaptı. Nasıl bir mücadele stratejisi geliştirdiniz?
-Rakibimiz fotoğraf asmadık boş inşaat bırakmamıştı. Biz de önce Mudanya'nın röntgenini çektik. Mudanya'daki halkın ne istediğine kulak verdik. Halk gürültülü seçim araçları ile sağda solda gezilmesini istiyor muydu? Her tarafın aday fotoğrafları ile donatılmasını destekliyor muydu? Bunların hepsi bize göre israftı. Böyle şeyler yapmamaya karar verdik. Deniz Başkan da aynı şekilde düşünüyordu. Bütün cıngıllarımızı bir iki araba çalıyordu. Bir Doblo’muz bir de minibüsümüz vardı. Bir de ilçenin arabası... O da sağa sola kadınlar kolunun giderken kullandığı sahada olan arabaydı. Etrafta da Deniz Başkanın sadece bir kaç tane büyük yerde posterini görmüşsünüzdür.
-Kitlelere nasıl ulaştınız?
-Asıl hedefimiz evlerdeki insanlara sosyal medya aracılığı ile ulaşmaktı. Profesyonel bir ekiple çalışarak sosyal medyadan etkili bir propaganda yaptık. Bu profesyonel ekibe sürekli data taşıdık, bilgi taşıdık.
Ayrıca 2019 seçimlerinde hangi sandıklarda çok zayıf olduğumuz tespit ettik. O sandık, hangi sokağa hükmediyor, o sandıktakiler hangi binalarda oturuyor tek tek belirleyip masaya yatırdık. Mudanya’nın adeta sokak sokak ultrasonunu çektik. Öyle eşit parçaya bölünmüştük ki boşta kalan gidilmedik bölge bırakmadık. Meclis üyelerini, belediye başkan aday adaylarını ve tüm yöneticileri bir yere dağıttık.
SOSYAL MEDYANIN GÜCÜNÜ İYİ KULLANDIK
-Neden sosyal medyayı hedeflediniz?
-Ekonomi çok kötüydü. Sosyal imkanları kısıt insanlar artık her şeyi evinden takip edebiliyordu. Onlara bir şekilde ulaşmamız gerekiyordu. Herkesin elinde birer telefon vardı. Onlara bu yolla kolayca ulaşabilirdik. Bu yüzden sosyal medyayı çok iyi kullanmamız gerekiyordu. Gençlere facebook, instagram, gibi sosyal medya mecralarından daha da rahat ulaşıyorduk.
Bizim bir de eski bir geleneğimiz vardır. Bir etkinliğimiz olduğu zaman cep telefonlarından üyelerimize SMS denilen bir mesaj gider. Deniz Başkan hangi semtteyse o bölgedeki herkese "Başkan burada programı var" diye bir SMS gidiyordu. Hatta bir etkinliğimizde bu mesajı atmayı unuttuk. Bu da yaklaşık 4 bin kişiye ulaşamamak anlamına geliyordu. O etkinliğe kimse gelmeyecek diye endişe ederken inanın herkes sosyal medyadan takip edip etkinliğin olduğu yere gelmişti. Hatta çok da kalabalık bir etkinlik olmuştu. Bu da sosyal medyanın gücünü göstergesiydi.
Böyle çok sistemli çalıştık. İlmek ilmek işledik. Gençler nerede daha yoğunlukta ise oraya gittik. Akşamları stratejik noktalarda, parklarda, kimsenin gitmediği yerlerde onlarla salep içtik. On tane yirmi tane apartmanı birleştirerek ateş başında Deniz Başkan ile birlikte salep yudumladık. Bu şekilde Burgaz sahilde, Mütareke Meydanı'nda, Yenimahalle'de Siteler Mahallesi'nde mitinglere buluşmalara imza attık. Bu buluşmalarda inanılmaz kalabalıklarla karşılaştık.
-Bu faaliyetlerinizde sokaklar size ne anlatıyordu?
-İnsanlar Mudanya Cumhuriyet Halk Partisi'nin duruşunu çok beğeniyordu. Yöneticilerin tanınırlılığı ve saygısı da arttı. Zaman zaman yorgunluğumuzu, yüzümüze bakıp modumuzun düştüğünü gören hiç tanımadığımız insanlar, yanıma gelip yanaklarımı sıkarak "Hadi başkan yaparsınız, başarırsınız, ha gayret az kaldı, sizin arkanızdayız" şeklinde motive ediyordu. Bunlar bizleri çok duygulandırıyordu. Köylere gittiğimizde "CHP gelmiş" gelmiş demiyorlardı, "Bizimkiler, bizim gençler, bizim çocuklar gelmiş" diyorlardı. Bu samimiyet bize tam anlamıyla güç katıyordu.
Köylere gittiğimizde insanları rahatsız etmemek için özellikle arabaların sesini az açıyorduk. Deniz Başkan da daha önce dediğim gibi rahatsızlık vermemizi istemiyordu. Ama köylerde arabalar duruyor bize korna çalıyordu. İnsanların bize olan bu teveccühü bizi çok etkiliyordu.
KADIN KOLLARI GİRİLMEDİK YER BIRAKMADI
Hele kadın kolları zaten girilmedik yer bırakmamıştı. Bir de kadın kollarına ek olarak gönüllü kadınlarımız vardı. O kadar fedakarlık örnekleri görüyorduk ki... Çoluk çocuğunun yemeğini aşını bırakıp “Hadi verin bakalım bana da broşür bende geliyorum sizle” diyenler oluyordu. Mudanya Belediyesi personeli de daha sonrasında gelip bize katıldı.
Tam anlamıyla yumak olmuştuk. Birbirine bu kadar inanan insanları kimse yıkamazdı. Tarihte inanıp da kazanamayan yok. İnanın kimsenin kimseden bir çıkarı yoktu. Örneğin bayrak asan çocuklar... Başlarda üç kişi bayrak astı biliyor musunuz? Hiç harçlık bile almadılar.
BAYRAK ASARKEN GÖKHAN DİNÇER’E YAKALANDIM
Akşamları kafama kapşonu geçirip onlarla bayrak asmaya çıkıyordum. Benle beraber dört kişi oluyorduk. Ben de eski bir bayrakçıyım, ilçenin her yerinde bayrak asmışlığım vardır. Bunları falan biz astık. (İlçe binası önündeki asılı bayrakları gösteriyor)
Bayrak asmak benim için onurdur ama beni tanıyıp partime laf gelmesin diye kendimi gizlemek istiyordum. Hatta bir gün böyle bayrak asarken kime yakalandım dersiniz…
-Kim?
-Bayrak asmak için vince çıktığımda bir araba durup selektör yaptı. Bir baktım AK Parti adayı Gökhan Dinçer. “Başkan merhaba ne yapıyorsun?” diye seslendi.
-Siz ne dediniz?
-Ne diyeyim, bayrak astığımı söyledim. Partili gençlerle beraber sahur zamanı bile bayrak astığımız oluyordu.
ŞÜKRÜ ÇAVUŞ MAHALLESİ’NDE KAFA KAFAYA İDİK
-Peki Mudanya’nın ultrasonunu çektiğinizde az oy aldığınız sandıkların nerelerde olduğunu görüyordunuz?
-Merkez mahalleler mesela Şükrü Çavuş Mahallesi. Burgaz'da biraz oy kaybımız var gibi hissediyorduk ama öyle değilmiş, seçimde Burgaz bizi yukarı taşıdı. Şükrü Çavuş’da ise kafa kafaya gitti. Orada Ak Parti oyunda bayağı bir yükselme vardı. Şükrü Çavuş’ta AK Parti bin 143 oy aldı, biz ise bin 228. Yani kafa kafaya… Sandığa gelmeyen seçmenleri de düşünürsek belki öne bile geçebilirlerdi.
HALİTPAŞA’DA EZİCİ BİR ÜSTÜNLÜĞÜMÜZ VARDI
Halitpaşa Mahallesi’nde yüzde 68’lerde bir oy oranıyla çok ezici bir üstünlüğümüz vardı yani. Yenimahalle'de de üstünlüğümüz var ama yeteri kadar değildi bu seçimde. Yeni Mahalle’nin arka oluşumları dışarıdan fazla göç alan yerler olmaya başladı. Mesela ben Siteler Mahallesi’nde ikamet ediyorum. Orada çok iyi oy almamız beni şaşırttı.
-Köylere gelelim…
-Göynüklü, Eğerce, Işıklı, Yörükali, Dedeköy, Eğirciler, Kaymakoba, Çayönü, Yörükyenice, Balabancık, Çekrice, Emirler Yenicesi, İpekyayla ve Ülküköy’de ikinci çıktık.
ÜLKÜ KÖY BİZİ ŞAŞIRTTI
Bunlar arasında dikkatinizi çekmek istediğim bir mahalle var: Ülkü Mahallesi. Biz kolları sıvayıp yollara koyulmadan önce Deniz Başkan “Biz büyükşehiri de alacağız, Mudanya'yı da alacağız. Ülkü Mahallesini de alacağız.” dedi. Ama Ülkü Mahallesi bize göre imkansızdı. Ona “Başkanım tamam büyükşehiri alırız ama Ülkü Mahallesi’nde büyük ihtimalle kaybederiz.” Dedik. Neyse kolları sıvayıp ilk gece Ülkü Mahallesi’ne gittik. Aşırı bir kalabalık bizi çiçeklerle karşıladı. Bizden sonra oraya AK Parti gitmiş ama onlar bile o kadar insan toplayamamış.
-Bunları nereden öğreniyosunuz?
-Bizim orada gözcülerimiz vardı. Onlar bize iletiyordu. Sandıktan ise bayağı farklı bir sonuç çıktı. Ülkü Mahallesi'nde Ak Parti’nin aldığı yüzde 73 oy oranı bizleri hayli şaşırttı.
YALIÇİFTLİK’TE CHP YÜZDE 78 OY ORANINA SAHİP
Mesela Yalıçiftlik’te de tam tersi bir durum oldu. Ak Parti’nin oy oranı 18, bizim oy oranımız yüzde 76. Yaylacık’ta mesela bir meclis üyemiz var. Yaylacığa bir meclis üyesi verdik. Çevre köyleri de toparlasın diye Tuncay Kocabıyık bizim Yaylacık meclis üyemiz. Başkanımızın köyü Mürsel’de Çınarlı’da Çağrışan’da Hançerli’de Bademli’de Kumyaka’da, Dereköy’de Orhaniye’de Çepni’de Akköy’de biz önde çıktık.
SANDIĞA GİTMEYEN SEÇMEN ÇOĞUNLUĞU EĞİTİM MAHALLESİ’NDE
Yine Mudanya’da Mütareke Mahallesi’nde öndeyiz. Güzelyalı’da ve Yalı Mahallesi’nde öndeyiz. Eğitim Mahallesi’nde öncekilere göre geri kaldık. Sandığa gitmeyen seçmenin çoğunluğu Eğitim Mahallesindeymiş. Bizden de sandığa gitmeyen oldu. Her dönem olduğu gibi bu dönemde biraz küskünlerimiz oldu. Orası Hayri Başkanın en güçlü olduğu yerdir. Oradan gelecek tepki oyunu bekliyorduk. Tahminlerimizde yanılmadık. Tam ayarında geldi, matematik asla yalan söylemez. Fakat şunda yanıldık. Bu kadar bir farkla kazanacağımızı beklemiyorduk.
-Mudanya'da sandığa gitmeyen yaklaşık 16 bin seçmen var. Bu sayıyı nasıl buluyorsunuz?
-Çok fazla tabii. İlk kez böyle bir sayıyla karşılaşıyoruz. Ak Parti'ye tepkili olup sandığa gitmeyen bir kitle var. Aynı şekilde bizde de "Mudanyalı olmayana oy yok" diyen bir seçmen profili var.
Habere 0 Yorum Yapılmış
Habere Yorum Yap
Alman ve Fransız turistler dalış için Mudanya'yı tercih ediyor.
Yarım asırlık bina tamamen yıkıldı.
Dereköylü şair Erkan Denkçioğlu: