"Bu kadar aday CHP Mudanya tarihinde bir ilkti"
Mudanya CHP İlçe Başkanı Furkan Kurtuluş Atalay anlatıyor (1)
- Okunma sayısı : 869
- 19.May.2024
- Okuma Süresi 5 Dk.
- Twitter'da Paylaş
ÖZEL RÖPORTAJ
HABERMUDANYA - 31 Mart Mahalli seçimlerinin hareketli geçtiği yerlerden biri de Mudanya'ydı. Özellikle de CHP Mudanya ilçe örgütü bu heyecanı en zirvede yaşadı. CHP'de 15 isim belediye başkanlığı için adaylığını açıkladı. Adayların başarılı kariyer geçmişleri ise seçim yapmayı zorlaştırdı. Bu dönemde en zorlanan isim de CHP Mudanya İlçe Başkanı Furkan Kurtuluş Atalay'dı. Genç yaşta ilçe başkanı olmuştu ve önünde üstesinden gelmesi gereken çetin bir süreç vardı. Ancak Atalay, bu poyrazlı havada gemisini sağ salim limana yanaştırmayı başardı. Genç Başkan Atalay, bu zorlu dönemi nasıl başarı ile idare ettiğini www.habermudanya.com okuyucuları ile paylaştı. Birkaç gün sürecek dizi röportajda seçim öncesinde CHP ilçe örgütünde yaşananlara ait ilginç detaylar bulacaksınız.
"ÇINAR EMİN'İN TORUNUYUM"
-Başarılı geçen bir seçim döneminde Mudanya'da CHP'yi omuzlayan isimlerden birisiniz. Yapılan CHP etkinliklerde hep ön sıralardaydınız. Sizi tanımayanlar bilenlerden daha çoktur sanırım...
-1992 yılında Mudanya'da doğdum. Ömerbey Mahallesi'nde 26 yıl kaldıktan sonra Halitpaşa Mahallesi'nde hayatıma devam ediyorum.
-Aileniz...
-Ailem Mudanya'nın yerlisi. Mudanya'nın en eski ailelerinden birinin dördüncü kuşak torunuyum. Bana "Çınar Emin'in torunu" derler. Çınar Emin'in torununun oğluyum.
-Hangi okullarda okudunuz?
-Mudanya Hatice İsmail Hakkı Kayan İlköğretim Okulu'nu daha sonra da Bursa Osmangazi Anadolu Lisesi'ni bitirdim. Balıkesir Üniversitesi Kimya Bölümü'nü kazandım. Orada eğitimimi tamamladıktan sonra birçok TÜBİTAK projesinde yer aldım. O dönem 15 Temmuz'a denk gelince hocalarımız ne yazık ki TÜBİTAK projelerine devam edemedi. Bütün projeler durduruldu. Biz de açıkta kalmıştık. Mezuniyet sonrası 2018'de Mudanya'ya geri geldim.
-Şimdi ne iş yapıyorsunuz?
-Özel sektörde çalışıyorum. Bursa'da bir kimya firmasında satış mühendisiyim. Tekstil kimyasalları departmanında yöneticiyim. Tekstil kimyasalları ve genel kimyasallara bakıyorum. Önümüzdeki dönemde de inşallah gıda kimyasallarına da bakacağım. Bursa'da bir çok tekstil firmasının kimyasallarını veriyoruz ve aynı zamanda üretiyoruz.
-Mudanya'da politikaya nasıl başladınız?
-Balıkesir'de iken de CHP Gençlik kollarında yer alıp üniversite temsilciliği yapmıştım. Onun öncesinde de Mudanya'da lisedeyken Atatürkçü Düşünce Derneği Gençlik Kollarındaydım.
HİÇBİR ZAMAN TEK BAŞIMA KARARLAR ALMAM
-Lise yıllarınızda Mudanya CHP Gençlik Kollarında yer almadınız mı?
-Lisedeyken 2009 yılında Cumhuriyet Halk Partisi'nin Gençlik Kolları yapılanması tam anlamıyla yoktu. İsmi vardı ama aktif olarak görev yapmıyordu. Herhangi bir proje üretemiyorlardı. 2007 yılında mesela aktif olarak devam edebileceğimiz bir yapı yoktu. Biz de o zaman Atatürkçü Düşünce Derneği'ne yönelmiştik. Orada da çok güzel projeler ürettik. Kitap okuma gibi gençlerle beraber örgütlü projeler yaptık. Bunlar Mudanya'da bir ciddi örgütlenmeye sebebiyet verdi.
Ben örgütçü bir yapıyı destekleyen siyaseti daha seviyorum. Her zaman beraber yürümeyi hedefliyorum. Hiçbir zaman da tek başıma kararlar almıyorum. En büyük özelliklerimden bir tanesi de budur. Sürekli konuşuyorum, sürekli fikir alıyorum. O fikirlerin kesişim kümesini uyguluyoruz.
Ben Balıkesir'den Mudanya'ya geldikten sonra siyasi anlamda bir boşluk hissettim. Burada bir çok yapı değişmişti. Gençlik kolları tamamen yenilenmiş ve mevcut olanlara farklı arkadaşlarım atanmıştı. O dönemde ilçe gençlik kollarına seçilen arkadaş benim Atatürkçü Düşünce Derneği'ndeki başkanım Seda Bozdağ idi. Seda Bozdağ oradayken tekrar birlikte çalışmalar yapmak istedim. Genel kurula gidilince de ben de ilçe gençlik kolları yönetimine dahil oldum.
-Yıl...
-2019
-Ardından...
-Gençlik kollarında çok güzel projeler yaptık. Tam o esnada Seda Başkanın hamilelik süreci ve pandemi başladı. Bu süreçte başkan yardımcısı olarak bütün görevler bana kaldı. Gerçekten de çok güzel bir örgütlenme örneği ortaya koyduk. Güzel etkinliklerle Mudanya'daki gençleri toparladık.
UNUTULMAZ FUTBOL TURNUVASI
-Aklınızda neler kaldı o etkinliklerden...
-Mesela hala akıllarda olan çok büyük bir halı saha turnuvası düzenledik. Çok ses getiren bir etkinlikti. İlk kez sponsorlu bir etkinlik gerçekleştirip hediye dağıtmıştık. Bu faaliyetler gençlerin parti içerisinde daha aktif olmasına neden oldu. Nitekim o zaman partiye çektiğimiz gençler şu anda yönetici oldular. 200-250 kişinin katıldığı o halı saha turnuvasında partiye çok genç kazandırdık. Onlara "Siz illa da partiye üye olmak zorunda değilsiniz. Yeter ki etkinliklerimize gelin." dedik. Onlarda daha sonra "Evet biz bu görüşteyiz. Biz bu dünya görüşünü benimsiyoruz. Biz de üye olmak istiyoruz" dediler. Biz de "Tabi hay hay başımızın üstünde yeriniz var" deyip hemen üyelik işlemlerini başlattık.
-İlçe teşkilatının geleceğine yönelik önemli bir gelişme olmuş....
-Evet nitekim onlardan birkaçı şu an ilçe kademesinde ve gençlik kollarında görev alıp yetişiyor. Bu geleceğin parti yöneticilerinin çekirdekten yetişmesini sağlayan önemli bir gelişmeydi. Şu anda onlarla beraber siyaseti öğrenmeye devam ediyoruz.
ÖĞRENECEĞİM ÇOK ŞEY VAR
-Sizde mi?
-Evet benim de daha çok öğrenecek şeyim var.
-Sonra gençlik kolları başkanı oluyorsunuz…
- 2021 yılında gençlik kolları kurultayına gidildi. Orada Seda Başkan, Gençlik Kolları MYK’sına seçildi. Ben de Mudanya’da CHP Gençlik Kolları Başkanı olarak atandım. Görevime bu sefer kendi yönetimimle başladım. Mudanya için neler yapabiliriz diye kolları sıvadık. O zaman Belediye Başkanımız Hayri (Türkyılmaz) Başkan ile gerçekten uyumlu çalıştık ve kendisi bizleri hiçbir zaman da yalnız bırakmadı. Bizle beraber projelere imza attı. Onun için kendisine tekrardan teşekkür ediyorum. Gerçi benle şimdilerde konuşmasa da...
HAYRİ TÜRKYILMAZ HALA BANA KÜSKÜN
-Hayri Başkan size hala küskün mü?
-Evet benimle hala konuşmuyor.
- 2021 sonunda CHP Mudanya Gençlik Kolları Başkanı oldunuz. Sonra neler oldu?
- 2022’de deli dolu bir yıl geçirdik. Yapılan etkinliklere gerçekten çok sağlam bir gençlik katılımı sağladık. Partinin bütün etkinliklerine katıldık. Temsiliyet noktasında gençlik kolları gerçekten kuvvetliydi. Genel seçimlerde de ilçenin birçok yükünü omuzlamıştır. Sonra yaşım gereği gençlik kollarını bırakmak durumunda kaldım.
-Ne yapmak istiyordunuz?
-Ana kademe yöneticiliği istiyordum ve başka hayallerim de vardı.
-Geçen yıl ki genel seçim döneminde neler yaptınız?
- O tarihlerde bir görevim yoktu. Şubat 2023’te gençlik kollarını bırakmıştım. Mayıs ayındaki genel seçimde boş durmadım. İlçeye sürekli gelip gittim. Çalışma komisyonunda görev aldım. Kılıçdaroğlu Bursa Gönüllüleri’nde Mudanya temsilciliği yapmıştım. O zaman da çok çalıştık köy köy, yağmur-çamur, soğuk sıcak demedik ne görev verildiyse yerine getirdik. Yeter ki buradaki bayrağımız, iktidarımız, hedeflerimiz, hayallerimiz, çocuklarımızın geleceği heba olmaması için ne görev verildiyse yaptık. Burayı parsel parsel satacaklara ve rantçılara bırakmamak için elimizden gelen her şeyi yapmaya çalıştık.
-Sonra da geçen yıl Ağustos ayında ilçe başkanlığı koltuğuna oturdunuz…
-2023’ün Haziran ayında ilçe delege seçimleri başlamışken bir teklif geldi. “İlçe başkanı olur musun?” dediler. Ben de “Yeri geldiğinde partinin camlarını da sildim, yeri geldiğinde otobüsünü de kullandım. Yeri geldi bayrağını astım, yeri geldi çayını demledim. Şimdi de ne görev verilirse hazırım. Bu da bir görev. Ben partinin bir üyesiyim. Eğer böyle bir başkanlık talebi varsa seve seve kabul ederim.” dedim.
-Tabii sizin gençlik kollarındaki backgroundunuz gayet iyi.
-Kesinlikle... O zamana kadar bir çok insana dokunmuşuz. Beyaz listenin adayı kim deyip benim ismimi duyanlar hep “Furkan mı, bizim oğlan, bizim çocuk, bizim genç, sonuna kadar destekleriz.” diyordu. Hikayemiz küçük bir kar tanesiyle başladı ve büyük bir çığa dönüştü.
-Diğer listede kim vardı?
-Karşımdaki arkadaşım ise Seda Bozdağ idi.
HAYRİ BAŞKANIN TALEBESİ OLARAK GÖRÜLDÜM
-Sonuç…
-Biz 47 mahallenin 46’sını kazandık. Son gün tek adaylı bir seçim gerçekleşti. Seda da bizim partimizin emektarlarından birisidir. Aynı zamanda şu an hala Merkez Yönetim Kurulu’nda Gençlik Kolları Başkan Yardımcısıdır.
Sonrasında çok güzel bir delege seçimi dönemi atlattık. İnsanlar artık genç dinamik isimler görmek istiyordu. Onlardan hep “Sen yaparsın, bu sefer olur.” şeklinde destekler alıyorduk. Hayri Başkan'a yakın olduğum için de o zamanlar “Hayri Başkanın talebesi, Hayri Başkanın gelecek gördüğü genç” olarak tanındım.
-Alt kademelerden gelen bir politikacı için güzel bir geçmişe sahipsiniz.
-Alt yapıdan yetişen bir oyuncu için bunları duymak güzel de gelecek düşünen bir siyasetçi için bunları duymak kötü.
-Neden?
-Çünkü “Sürekli birine mi bağlı kalacaksın ve hep onun güdümünde mi olacaksın.” şeklinde de yorumlar duyuyordum. Ama her zaman her türlü eleştiriye açık oldum.
Derken konu Kurultay’a geldi. Kurultayda biz halkın sesine kulak verdik. Delegelerimizde Özgür Başkanı Genel Başkan seçince yeni bir süreç başladı.
ADAY FAZLALIĞI YÖNETİLMESİ ÇOK ZOR BİR SÜREÇTİ
-Bir yandan da 31 Mart Mahalli İdareler seçimleri yaklaşmaya başladı…
-Gerçekten o dönem benim için yönetmesi zor bir süreçti. Çünkü ben halen bir iş yerinde yöneticiyim. Orasıyla burasını ayırt etmek durumundayım. Burada gönüllülük esaslı bir yöneticilik var. Buraya herkes gönüllü olarak geliyoruz. Herhangi bir menfaat, bir çıkar söz konusu değil. Duygusal davranmamamız gerekiyordu.
BİRBİRİNDEN DEĞERLİ CV'LERE SAHİP ADAYLAR VARDI
-Belediye başkanı aday çokluğunu mu kastediyorsunuz?
-Aynen… Bu süreçte 15 aday adayımız vardı. Onların birbirinden değerli CV’leri vardı. Şu an ABD’de Santa Clara Üniversitesi’nde Yüksek Lisans yapmış bir belediye başkanımız var. Deniz beyin CV’si, Hayri Başkanın CV’si Akın Poroy’un CV’si, Erdal Aktuğ’un CV’si, Metin Türk’ün CV’si... Tabii bu aday çokluğu ile Mudanya, Genel Merkezimizin de dikkatini çekiyordu.
BU KADAR ÇOK ADAY MUDANYA CHP TARİHİNDE BİR İLKTİ
-Acaba bu aday çokluğuna geçmiş dönemlerde de rastlanmış mı?
-Hayır, 7-8’de sınırlanmış hep. Ön seçim denildiğinde bile 8 adayımız olmuş. 2014 yılında Hayri Başkanın başkan seçildiği dönemde bile... O zaman biliyorsunuz Hayri Başkan ön seçimle belediye başkan adayı olarak seçilmişti.
ADAYLAR KARŞISINDA TARAFSIZLIĞIMIZI İLAN ETTİK
-Bu süreçte sizi en çok zorlayan ne oldu?
-Beni en çok zorlayanlar Ak Parti'nin adayları ya da Ak Partililer değil kendi partimin içerisindeydi. Sürekli gençliğimize verip akıl veriyorlardı. İşte "Sen Hayricisin nasıl olacak bu iş?", "Sen Hayri'yi mi destekliyorsun?" gibi bir çok söz işitiyorduk. Fakat biz bunlara tamamen kulaklarımızı tıkadık. Her şeyi objektif düşünebilen iyi bir yönetimim vardı.
-Yönetimde kaç kişi var?
-Biz 16+1 asil, 16'da yedek. Toplamda 33 kişiyiz. Ama ben yedek asil diye ayırmıyorum. Bütün toplantılarımızı yedek ve asiller beraber yapıyoruz. Seçimi biz böyle birlikte kazandık. Kimseyi ayırt etmedik ve sürecin en önemli kilit noktalardan bir tanesi de en başta tarafsızlığımızı ilan etmemizdi. Hayri Başkan zamanında gelmiş bir yönetimdik ve Hayri Başkan'a da yakındık, bu doğruydu ancak bizim 15 tane daha adayımız vardı.
CHP BABA OCAĞIYDI VE BABA OCAĞINDA KÜSLÜK OLMAMALIYDI
-15 adayın basın açıklamalarında CHP Mudanya İlçe Başkanı olarak fotoğraflarda yer aldınız...
-Adaylık açıklamalarının hepsinde bizzat bulundum. Her yapılan basın toplantısında "Aynı cümleleri kurmadan, farklı yorumlar yaparak onlara nasıl dokunabilirim" diye düşündüm. Ayrıştırmak yerine insanları barıştırmaya çabalıyordum. Çünkü Genel Başkanımız Özgür Özel'in Kurultay'daki "Burası baba ocağı, baba evinde kavga olmaz" şeklindeki sözü bize çok büyük bir motivasyon olmuştu. Biz de "Burası baba ocağı, biz baba evinde kavga istemiyoruz, küslük istemiyoruz" diye yola çıktık. Rotamıza tamamen güdümsüz bir şekilde kimsenin adamı olmadan devam ettik.
CHP'NİN OY ORANINI MUDANYA'DA YÜZDE 60'A YÜKSELTECEĞİZ
-Polemiklerin, kulislerin yoğun olduğu bir süreçti...
-Tabii siz de takip ettiniz. Süreçte "Böyle mi olur şöyle mi olur, bu mu olur, şu mu olur, yok şu olmayacakmış, bu çekilecekmiş." gibi dedikodular oldu. Süreçte rutin toplantılarımız oluyordu. Ankara'ya gittik. Bütün bu dedikodulardan etkilenmedik. En doğru yaptığımız şey sadece işimizi yapmamızdı. Kimsenin dedikodusuna kulak verip polemik yaratacak ortamlara girmedik. Bir yere çekilmek istendiğimizde oraya meyil etmedik. Bu da bizim en büyük kazancımız oldu. Çünkü çok büyük sorumluluğumuz vardı. Mudanya'nın sorumluluğunu alıyorsunuz. Belki de bundan sonra burayı bir daha AK Parti'ye vermeyeceğiz. Mudanya'da artık öyle bir oy oranı istiyoruz ki yüzde 60'a çiviyi çakalım diyoruz. Onun üzeri çocuklarımızın olsun. Oy oranımız artık yüzde 60'ın altına düşmemeli. Biz bunun için çalışmalara canla başla başladık.
"DENİZ BAŞKAN'I DAHA ÖNCEDEN TANIMIYORDUM"
-Başkan Deniz Dalgıç'ı daha önceden tanıyor muydunuz?
-Adaylık sürecinde tanıştık. Ben sadece yönetim kurulu başkanı olduğu okulu biliyorum. Kendisini daha önceden tanımamıştım.
-Nasıl tanıştınız?
-Geldi, tanıştık. Çok güzel bir sohbeti var, bizlere dokundu, çok dolu bir başkan. 15 aday adayı içerisinde örgütü toplayıp; yani kadın kollarını, gençlik kollarını muhatap alıp toplantı düzenleyen tek oydu biliyor musunuz? Tek başına gelerek "Arkadaşlar sizlerle uygun bir tarihte toplantı yapmak istiyorum." dedi. Biz de "Hay hay zaten adayları tanımak istiyoruz." dedik. O tarihte ön seçim mi olacak, yoksa adayı biz mi belirleyeceğiz ya da merkez yoklamasıyla mı aday belirlenecek henüz net değildi. O yüzden her defasında bir B planı yapmamız gerekiyordu. Bocalamamak için "Plan + Plan" şeklinde sistemli bir çalışma geliştirdik. Seçimde de bu sistemli çalışmayı bırakmadık. Başarı da beraberinde geldi.
MUDANYA İLÇE SEÇİMDE YÖNETİMSİZ KALABİLİRDİ
-Ankara'ya gittiğinizde Genel Merkez'de havayı kokladığınızda kimin aday ilan edileceği konusunda bir şeyler hissetiniz mi?
-Mevcutlarla devam edilemeyeceğini hissettim ama yaptığımız görüşmelerde kimin öne çıkarılacağını tam anlayamıyorduk. Bir yandan da adayları takip edip ip ucu almaya çalışıyoruz. Kim Ankara'da kimlerle görüşüyor hep takip ettik. Hep böyle eleme şemamız vardı. Yaptığımız değerlendirmelerde karar kıldığımız isim doğru çıktı. Bundan sonra ki dönemde Mudanya'ya gerçekten hizmet edebilecek bir kadro var. Bu kadroyla da iyi bir dönem geçireceğimize inanıyorum.
-Aday belli olduktan sonra nasıl bir seçim propaganda stratejisi izlediniz?
-Aday belli oldu. O gece hemen bir yönetim kurulu toplantısı düzenledik. Toplantıya 18.00'de başlamıştık. Toplantı tıka basa doluydu o akşam bütün yöneticilerim gelmişti. Gece saat 01.30 olmuştu. Herkes açlıktan ölüyordu dürüm söyledim. Toplantısı esnasında "Bu yolda genel merkezimizin açıkladığı adayla yürüyeceğim." dedim. Elimi yüzümü yıkamak için dışarı çıkarken "Benim bu kararımdan sonra istifa etmek isteyen varsa doğal hakkıdır istifa edebilir." dedim.
-İstifa olsaydı parti için zor bir süreç olurdu...
-Yönetim düşseydi eğer Mudanya ilçe örgütü yerel seçimlerde yönetimsiz kalabilirdi. Atama yönetimle seçime gidilmesi de bir yıkım olurdu; ki seçimi kaybedebilirdik. O noktada bir duruş sergilememiz gerekiyordu. Kimsenin güdümünde olmayan bir yönetim olmalıydık. Kendi ayaklarımızın üzerinde durabilmeliydik.
Dışarı çıkıp elimi yüzümü yıkadıktan sonra buraya (CHP Mudanya İlçe Başkanlığı makamı) geçip oturdum. Çok duygusal biriyimdir, benim için her şey bir yana partim bir yanadır.
Net bir şekilde istifa etmeyeceğimi ama istifa etmek isteyen varsa bunun en doğal hakları olduğunu söyleyip buraya gelmiştim. Toplantıya geri döndüğüm vakit kimse kalem bile oynatmamıştı. Bu benim için büyük motivasyondu. Ertesi gün de Deniz Başkan ile aynı toplantının devamını yaptık. Deniz Başkan partisine alkışlarla geldi.
-O toplantı belki de seçimin kazanılmasında stratejik bir andı...
-Gerçekten de o toplantıdaki herkes bizim seçimi kazanacağımızı, oyumuzu artıracağımıza inanmıştı. Başarımızın sırrı da bu inançta yatıyordu.
Halkta, sahada bir değişim talebi vardı. Hayri Başkanın iyi başkan olduğu ama son dönemin iyi yönetilemediği yönünde bir inanç da vardı. Saha çalışmalarında bunları sürekli duyuyorduk.
-Bunları duymak sizleri nasıl etkiliyordu?
-Tedirgin oluyorduk. Onun için artık değişim lazımdı. Genel Merkez bile tepeden tırnağa değişmişti. Sıra Mudanya'ya gelmişti. Deniz bey buraya uygun görülmüştü biz de Genel Merkezimize uyup Deniz Başkanı bağrımıza bastık.
İKİNCİ BÖLÜM: "Seçim öncesi Mudanya'nın ultrasonunu çektik"
Habere 1 Yorum Yapılmış
Değerli Başkanımızla gurur duyuyoruz yolu açık olsun inşallah ??
Habere Yorum Yap
Alman ve Fransız turistler dalış için Mudanya'yı tercih ediyor.
Yarım asırlık bina tamamen yıkıldı.
Dereköylü şair Erkan Denkçioğlu: